Bugünkü röportaj için önden birkaç şey söylemek istiyorum.
İnsanları cinsel yönelimlerine göre ayırmak, ötekileştirmek, gördüğüm en büyük yobazlık, çirkinlik. Kafanızda yarattığınız feminenliğe uymayan kadın gördüğünüz zaman "Bu kız kesin kadınlarla sevişiyordur, baksana erkek gibi!" demeniz, kafanızda yarattığınız o maskulen tavrı göstermeyen erkekler için de "Feminen lan bu, karı gibi, erkek götürüyordur bu, aman kolla oranı İbo!" ya da "Top, nonoş, Allahın geyi, bu bana da yürür şimdi!" gibi şeyler söylemeniz, hayatımda gördüğüm en iğrenç, en leş tavır. Kimsenin ötekileşmeyi tercih etmeyeceğini, diğer insanların "O benden farklı, hadi parmakla gösterelim." demesini kendiliğinden istemeyeceğini, böyle iğrenç cümleleri duymayı hak etmediğini bileceksiniz. İnsanlar üzerinde travma yaratmaya hakkınız yok, olamaz ve olmayacak.
Tekrar söylüyorum, Türkiye gibi bir ülkede, kimse 'öteki' olmayı kendisi tercih etmez. Kimse insanların o korkunç bakışları eşliğinde parmakla gösterilmeyi istemez. Daha küçüklükten sırf farklı davrandıkları için kırılmayı, üzerine gelinmesini hak etmez. Böyle doğmaları, sizin kelimenizle onların 'suç'u değil, ki ortada bir suç yok.
Bir şeye daha değineyim. Hetero olduğun için, bütün eşcinsellerin ilgi odağı sen değilsin. Sana yürümüyorlar, senin için ölmüyorlar. Az sonra üzerine atlamayacaklar. Aynı ortama girdikten sonra başına bir iş getirmeyecek. Ne olur bu kadar narsist olmayın, bu kadar sevmeyin kendinizi.
Her zaman söyledim, yine söylüyorum, bana göre de aşkın cinsiyeti yok. Hadi ne düşünürsen düşün şimdi hakkımda, istediğini söyle.
Röportaj, efsane duruşu olan çok çok güzel biriyle. Bir arkadaş vasıtasıyla tanıştık ve konuştuk, her şeyi anlattı. Konuştukça konuşasım geldi, 'dolu' insanlarla bir araya gelmek çok güzel. Okudukça tanımanı istiyorum yine, o yüzden bir şey söylemeyeceğim.
"EN ÇOK HIRPALAYANI DA BİR ANDA BÜTÜN AİLENİ KAYBETMİŞSİN HİSSİ."
"Keşke böyle doğmasaydım." dedin mi hiç?
Hayır. Bu durumla bir sıkıntım yok. Bu durumla sıkıntısı olan toplumun kendisi. Onlar bir sıkıntı yaratmadıkça halimden memnunum. Seviyorum, hem kadın olmayı hem kadınları.
Toplum nasıl bir sıkıntı yaratıyor ki?
Ben ailesel sıkıntılar yaşadım. Aslında yaşadığım çevrede, arkadaş ortamımda bir problem yaratmadı. Zaten böyle bir şeyi sorun olarak görecek kafa yapısındaki insanlarla paylaşacak bir şey bulamadığımdan arkadaş da olamıyorum.
'Ailesel sıkıntılar' derken? Öğrendiklerinde tepkileri ne oldu?
Her ne kadar beni onlar yetiştirmiş olsa da farklılıklarımız var ve genel Türk ataerkil aile yapısına uzak bir yapıda değiller. Bu durumu reddedişleri inanç eksenli olsaydı çok daha anlaşılabilir olurdu benim için ama onlar daha çok "Elalem ne der?" kafasında baktılar. Aslında elalem falan da yok ortada, kapı komşumuza "Merhaba, ben lezbiyenim bu arada!" demiyorum. Uluorta yaşadığım da yok, çekirdek aile içinde kalabilecek bir detay. Detay diyorum, çünkü bu beni ben yapan şey değil, benim bir parçam sadece.
Sonra?
Parasız da kaldım, evsiz de. Kütüphanede ve arabada yaşadığım 3 aylık bir dönem var, duşumu spor salonunda alıp tek öğün yemekle gün geçirdiğim.
Gerçekten mi? Ne diyeyim, bilemedim...
Evet. Çünkü ellerindeki tek yaptırım maddi olanakları yok etmek. Psikolojik ve fiziksel şiddet de oldu yer yer. Ama en çok hırpalayanı bir anda bütün bir aileni kaybetmişsin hissi.
Aranız düzeldi mi peki, nasılsınız şimdi?
Tam olarak değil. Eskisi gibi olabileceğimizi sanmıyorum. Yalnızca maddi anlamda mezun olana kadar destekleyecekleri konusunda anlaştık. Ama güvenemediğim için iş buldum ve yaşam standardımı aşağı çekerek ekonomi yapmaya çalışıyorum. Eski lükslerim yok.
"AŞIK OLDUĞUM KADIN HETEROYDU."
Ne zaman "Ben buyum!" dedin peki?
Kendimi keşfedişim aşk üzerinden oldu, kendime itirafım hatta. Çocukken kendimi bağımsız bir birey olarak algılamaya başladığımdan beri bir farklılık olduğunu idrak edebiliyordum. Kadınları beğeniyordum, ben de bir kız çocuğuydum ve etraftaki çiftler kadın erkek olduğu için bu bende bi tuhaflık varmış hissi yaratıyordu. Ama kabul edişim üniversitede bir kadına aşık olmamla oldu.
Aşık oldun, sonra ne oldu? Karşılık aldın mı?
Özgüvenli biriyim, birine bir hissim varsa karşılık alıp almama hesabına girmem, hissettiğimi direkt söylerim. Ona da açıldım ama hüsrandı, kız heteroydu.
Yapma be...
Söylediğimde çok şaşırdığını hatırlıyorum ve bir şey demeden uzaklaşmıştı. Ama tuhaftı. Birtakım olaylar ve durumlar bana ya kendine itiraf edememiş bi biseksüel ya da ilgi açı biri olduğunu düşündürüyor hâlâ.
Ne gibi olaylar?
Ben reddedildikten sonra onu görmezden gelmeye başladım, bu tutumumdan sonra da onun ilgi çekme çabaları başladı. Yanımda onun daha önce görmediği bir kadın arkadaşım varsa illa ki "Ben burdayımmm!" davranışı sergiliyordu mesela. O yüzden asla anlam veremedim.
"ERKEKLERİN İKİ KADININ CİNSELLİĞİNİ ÇEKİCİ BULMASININ NEDENİ 'ARADA ÜÇÜNCÜ OLUR MUYUM?' KAFASI."
Bunu önceki röportajda da sormuştum, sana da sorayım. İki kadının cinselliği topluma göre neden daha çekici sence? İki erkeğin öpüşmesi diyince neden olay çıkıyor da hetero pornolar kadınların öpüşmesiyle başlıyor?
Erkeklerin cinsel anlamda çekici bulması "Acaba arada üçüncü olur muyum?" kafası tamamen. Bunun sebebi de erkeklerin dölllenme güdüsü bence. Tohumlarımı her bi yana saçayım da soyum yürüsün. Ha genel manada, toplumsal çerçevede de iki kadının ilişkisinde penis yok ve saklamak isterseniz en yakın kız arkadaşınız imajını çizip her türlü samimiyeti toplum içinde kurmanız mümkün. İki kadın yolda kol kola girse, el ele yürüse tuhaf karşılanmaz ama erkeklerin birbiriyle ilişkilerinde fiziksel olarak arada bi mesafe vardır.
İki kadının yaşadığı ilişki nasıl oluyor peki? Kıskançlık krizleri mesela... En büyük kavgalar neden?
Karşınızdakine göre değişiyor, her ilişkide ben de aynı insan olmuyorum nihayetinde. İlk ilişkimde güven problemi yaşamadım ama ikincisinde en büyük problem güvendi. Lezbiyenseniz, karşınızdakinin biseksüel olması ürkütücü olabiliyor, risk çarpı 2 oluyor çünkü. Ancak bu aldatma durumlarının karakter bazlı olduğunu düşünüyorum, sorun yönelimde değil, karakterde.
Hiç aldattın mı?
Evet.
Aldatıldın mı?
Evet.
Aldatıldığın için mi aldattın?
Evet. Bu davranışı çok erdemsiz buluyorum, şimdi olsa farklı davranırdım, kendimden ödün vermez, yapmayı kendime yakıştırmadığım şeyi yapmazdım.
"LGBT DE KENDİ İÇİNDE ÖTEKİLEŞTİRME YAPIYOR."
İlişki ümidi verip birkaç gecede bitirdiğin ilişkiler oldu mu? Çok tatlı kızsın, ne canlar yakmışsındır.
İnsanların duygularıyla oynamak çok gereksiz, eğer ilişki yaşayabileceğim bir tip değilse diyalogumu sürdürmüyorum bile.
Çoğu insanın düşüncesi "Maskulen kadın lezbiyendir." Öyle midir sence?
Yani yüzde yüz çalışan bir düşünce değil. Aşırı feminen lezbiyenler de var, sadece bu algı yüzünden lezbiyen oldukları düşüncesine ihtimal verilmiyor. Maskulen olup hetero olan da çok. Tam anlamıyla bir genelleme yapamam ama biseksüel kadınların daha feminen olduklarını düşünüyorum.
Güzel bulduğun Türk ünlüleri de merak ediyorum.
Güzellikten çok hal tavır ilgimi çekiyor artık. Spesifik bi güzellik anlayışım var, herkes beğenmeyebilir. Türkü Turan mesela, çekik gözler, beyaz ten... Tuba Büyüküstün çok güzeldir ama soğuk bi duruşu var. Lisedeyken Deniz Çakır favorimdi mesela ama artık değil. Sıcakkanlı insanlar daha çok ilgimi çekiyor sanırım, onlar genel olarak şans verilmeyi hak ediyor.
LGBT hakkında ne düşünüyorsun? Son yıllarda neler değişti sence? Seni rahatsız eden bir şeyler var mı?
LGBT bireylerin sık partner değiştirmesi ve tek gecelik ilişkilerin yaygın olması. Bunun dışında, LGBT de kendi içinde ötekileştirme yapıyor. Ve kişiler kendini tanımlarken eşcinselliğin bi parçası olarak tanımlıyor ama öyle değil, ben benim, eşcinselliğim de beni ben yapan pek çok şeyden biri. Gettolaşma olayı da var, belki toplum buna itiyor. Bir de, küçük bir grup içinde son derece iç içe geçmiş ilişkiler. Sizin eskiniz, onun yenisi oluyor. Bu yüzden ortamla pek ilişiğim yok, hatta arkadaş grubumdaki tek eşcinsel benim.
Bu yorum bir blog yöneticisi tarafından silindi.
YanıtlaSilBu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSilBu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSilBu röportajların devamı gelmeli kesinliklee!!!
YanıtlaSil