19 Nisan 2013

Orospu çocukluğu sanırım uzun boy istiyor

Şimdi ben ilkokuldayken böyle acayip ezik bi tiptim.. Zaten son yazdığım yazılardan birini okuyanlar bilirler, habire hakkım falan yeniyordu böyle.. Ben de sürekli sessiz kalıyordum, aman ne olacak arkadaşım sevindi örtmenim çok tatlı ben üzülim diyordum.. Kendimi hiç düşünmedim bu güne kadar, bu salak alışkanlığım o günlerden geliyor işte.. Asla kendimi düşünmedim, yazılılar girilmiş mesela ilk önce arkadaşım bakar notlarına.. Ya da çantamda yemek varsa ve arkadaşım açsa ilk önce o yer, hatta hepsini o yer.. Bok gibi bir çocuk mu, ona sürekli ayy canım yerim senii diyorum.. Diyorum lan..
Neyse nereden başladım nerden girdim konuya.. Tabi bu ezikliğim bir yere kadardı arkadaş.. iyice pısırık bellemişler beni gözlerinde.. Napacaksın lan haklılılar, ben ki herkesin elinde iphoneu varken kızaklı samsung e-250  yle dolaşan, onlar ellerinde süper model telefonlarla derste oyun oynarken ben telefonum kapalı bir şekilde çantamda tutmuş, hiç açmamış bir tiptim.. Böyle geziler olurdu, hiç katılmazdım ne gerek var ki derdim.. Sanırım katılmak istemememin diğer sebebi de hiç arkadaşımın olmayışıydı.. 
Böyle hep tektim, arkadaşım yok diye hiç tenefüse çıkmazdım.. Çantamda olurdu yiyeceklerim (bazen hala çantamdadır, alışkanlık.) sırf kantine inmeyim de insanlar beni görmesin diye.. Tek başıma yemek yemeyeyim diye, sınıfta olanlar da yanımda olsun diye.. Hep kekim, meyve suyum olurdu yanımda.. Kantine hiç inmezdim o yüzden, zaten inersem de yapacak bir şeyim yoktu.. Öğlen arasında sınıfta test çözerdim, insanların havalı havalı hallerini görür kıskanır gibi yapardım.. Etmediğim küfür kalmazdı ama hep içime batardı bu durum.. 
İşte olan artık o batan şeyin götüme girmesiyle oldu ya.. İçime battı battı en sonunda götümde buldu kendini o duygu.. Resim dersi vardı, resim dosyamı sıramın üstüne koymuştum.. Lavaboya gittim, nasılsa sınıfta kimse yok hemen işer koşa koşa gelirim sonra da derse girerim diye düşündüm. Resim dosyamı sırama koydum, tuvalete gittim işşedim bi güzel.. 
Sınıfa geldim sonra, derse geç kalmak istemiyordum.. Sınıfa bir girdim ki, resim dosyam açılmış, içindeki kağıtlar yırtılmış ve bükülmüş sonra sıraların üstüne dağıtılmış, pastel boyalarım kırılıp yere saçılmış ve dosyamın kenarı hafif kırılmış.. Yani dosyam bildiğin orospu olmuş..
Kafamdan aşağı ne soğuk suyu, sıcak sular döküldü birden.. Böyle içimde kocaman bir kin doğdu, kim yaptıysa bulup amına koymalıydım.. Eziklik de bir yere kadardı yani, tamam eziyorsun madem ama ne bu orospu çocukluğu di mi.. Gel erkeksen yüzüme söyle, kozlarımızı başka yerde paylaşalım.. 
Hemen topladım eşyalarımı, koşa koşa resim dersinin olduğu sınıfa gittim.. Pastel boyalarımın anası avradı belli değil, kağıtlarım desen yok olmuşlar, yırtık pırtık.. Resim dosyamı havada tutuyorum, normal tutarsam boku yerim her şey dökülür çünkü.. 
Ders bitti, sağ olsun öğretmen verdi birkaç parça bir şey ama suratımdan sanırım neler olduğunu anladı.. Ama ses falan vermedi, çünkü neydi burjuvalık her zaman öndeydi.. burjuva sınıfındaysan her boku yapabilirdin, öğretmen varken istediğini söyleyebilirdin.. Öğretmen götüne bile takmazdı, daha da çok şımarırdın..
Sınıfa çıkarken lavaboya gittim elimi yüzümü yıkamaya.. Sonra aynaya baktım, "allah belanı versin senin, kaderin bu işte, hep ezecekler seni.. sadece boyaların kırılmadı şimdi, kalbin de fena halde kötü.." dedim kendime.. Birden ağlamaya başladım, hemen tuvaletlerden birine daldım anıra anıra ağlıyorum tabi.. 
Birden içeri 3 çocuk girdi, üçü de bizim sınıftan.. Gülüşüyorlar böyle, hiç olmadıkları kadar mutlular...
-gördün mü dersteki suratını ahahaha
-iyi ki sıçtık çocuğun eşyalarına ya
-sik kafalı lan o, arkadaşı bile yok.. az bile yaptık bence, yarın da daha beterini yapalım lan melodikasını kıralım 
Ben ilk iki cümleyi duydum şoklara girdim zaten, üçüncüyü duydum resmen gözüm karardı bir an.. Hem yapanları buldum hem de planlarını öğrendim.. Klozetten kalktım, gözyaşlarımı sildim, bunlar da işeyip çıktılar. Ama aklımda tek plan vardı, intikam!! İlk iki cümleyi söyleyenlerden değil ama, o orospu çocuğundan, üçüncü cümledekinden.. melodikama göz diken şerefsizden..
Sınıfa girdim, sadece üçü vardı.. Sonra bir baktım ki bu ilk iki kişi çıktılar dışarı.. neydi hah, orospu çocuğu bunları kantinden sandiviç almaya yollamış.. Kaldık ikimiz baş başa.. Bu orospu çocuğunu da görsen, minicik bir şey.. Benim boyu bilen biliyor zaten, hayvan gibiyim.. İlk önce sordum çocuğa
-allah aşkına o boyaları kırarken hiç mi üzülmedin sen
-ne boyası
-yarrak boyası amına koduğum.. gel lan buraya sen!
diye çocuğun üstüne bir abandım.. Kendimi tutuyorum ama, eğer çocuğu yumruklarsam hem annem okula gelir hem de disiplin yerim.. O çocuk yemez boyalarımı kırdığı için, ben dövdüğüm için yerim.. Tam yumruk atacaktım, tuttum kendimi işte.. hafif tekmeledim, sonra hıncımı alamadım..
-gel lan buraya
-yapma uska özür dilerim yapma
Kaldırdım bu malı, götürdüm öğretmenin dolabına.. Minnacık bi dolap böyle, benim anca ayağım sığar o derece.. 
-gir lan içine
-ne 
-girsene lan it
küçük küçük tekmelerle girdi bu çocuk dolaba..
-eğer bir şey anlatırsan sana yemin ediyorum kuzenlerimi toplarım
-anlatmıcam söz uska çıkar beni
-50 taneler lan sikerler belanı
-çok özür dilerim uska
Bekledim dolabın önünde.. Sonra arkadaşları geldi ve ben normal bir şekilde "oyun oynuyorduk size sürpriz için saklandı." dedim, onlar da gülümseyip çıkardılar dolaptan.. Ama çocuğun o anki göt korkusunu görmeni isterdim.. Uzun boylu olmanın avantajları.. O günden sonra ne mi yaptım, yine aynı ezikliğime devam ettim ama değil melodikama dokunmak, bana bile yaklaşamadılar.. Hep tek oturdum..
.....
Geçen burger kingte gördüm yine bu üçlüyü.. Hiç mi uzamaz bir insan lan, hala aynı.. üçü de selam verdi bana, minik olan da hala bir göt korkusu.. gözlerinden anladım.. keşke orda da bir dolap olsaydı da soksaydım içine bu çocuğu.. ne demişler "kul hakkı üçtür ama uskalar iki tane de kullanabilir." 

1 yorum:

  1. Benimde çantamı 4. kattan aşağı atmışlardı.Hala meçhul :P

    YanıtlaSil